Haber

Türk Emekliler Meclisi: “Eski Sendikalardan Tamamen Farklıyız ve Bu Alanda Yeni Bir Yol Açarak Yolumuza Devam Ediyoruz.

TÜRKİYE EMEKLİLER MECLİSİ: “ESKİ SENDİKALARDAN TAMAMEN FARKLIYIZ VE BU ALANDA YENİ BİR YOL AÇARAK YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ. BU YENİ YAKLAŞIMLA 16.2 MİLYON EMEKLİ ORGANİZE ETMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Türkiye Emekliler Meclisi, “Mevcut emekli dernek, birlik ve platformlarının emeklilik sorunlarını çözme yeteneğini gösterememesinin ardından, bir grup emekli aktivist ‘Türkiye Emekliler Meclisi’ adı altında yeni bir sendikal girişim ve sivil girişim başlattı. ‘Eski’ sendikalardan tamamen farklı ve bu alanda yeni.” Yeni bir yol açarak yolumuza devam ediyoruz. Bu yeni anlayışla 16,2 milyon emekliyi örgütlemeyi hedefliyoruz. Biz sadece sendika kurmuyoruz. Yepyeni bir sosyal yaşam ve insani bağlar kurmayı hedefliyoruz” dedi.

Türkiye Emekliler Meclisi’nden yapılan açıklamada; Emeklilerin yaşadığı sorunların çözümünün yeni örgütlenme biçimi olduğu belirtildi. Türkiye Emekliler Şurası olarak “tamamen yeni bir teşkilat modeli, çalışma yöntemi ve hareket anlayışı geliştirildiği”nin belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“EMEKLİLER ETKİSİZ OLMAYA DEVAM EDİYOR:Emekliler, günümüzde işsiz ve mülksüzlerden sonra toplumun en yoksul kesimini oluştursalar da, örgütsüz yapıları nedeniyle ülkenin ekonomik ve siyasi karar alma süreçlerinde “etkisiz personel” olmaya devam etmektedirler.

EMEKLİLERİ CANLI EVLERİNDE SATIN ALMAYA ÇALIŞTILAR: İktidar bloğu, özellikle Mart 2020’den bu yana korona koşullarını bahane ederek emeklileri evlerine diri diri gömmeye çalıştı. Bunu hem uyguladıkları ekonomik politikalarla hem de idari yöntemlerden oluşan bir kadroyla hayata geçirdiler. Ancak son dönemde milyonlarca emeklinin maaşının 7 bin 500 TL olduğu ortamda, evlerin kiraları 15-20 bin TL’den başladığı için artık birçok emeklinin diri diri gömüleceği evi olmayacak. Hâlâ ağır olan kira tespit ve tahliye davaları önümüzdeki aylarda hukuk mahkemelerinde açılırken, birçok emeklinin korkunç koşullarda sokaklarda yaşamaya başlayacağını tahmin etmek için astrolog olmaya gerek yok. Hepimiz, bunun gerçekleşmesi durumunda, yıkıcı hayati sonuçları olacağını iddia ediyoruz.

16,2 MİLYON EMEKLİ, Örgütlenmemiş: Ülkemizde 16,2 milyon emekli olmasına rağmen (bu rakama eşler, kardeşler, çocuklar ve torunlar, teyzeler, yeğenler vb. eklendiğinde toplumun ezici çoğunluğunu oluşturmaktadırlar) , bu yanlış ve adaletsiz politikalara karşı gelişigüzel ve sonuççudurlar. Etkili bir direniş örgütlemeleri mümkün değildi. 1970 yılında iktidar partisi tarafından kurulan ve yaklaşık 1 milyon üyesi olan ve her üyeden 60 TL alan Türkiye Emekliler Derneği, her türlü maddi ve mali imkana sahip olmasına rağmen, emeklilik sorunları nedeniyle emeklilik sorunlarını analiz edecek bir varlık göstermemiştir. iktidar bloğu ile çatışmaya isteksizliği ve uzlaşmacı tavrı. 1995 yılında yeniden kurulan Emekliler Sendikası ve ondan kopularak oluşturulan yeni sendikalar günümüze kadar varlık gösteremedikleri gibi, yasal bir statü bile alamamışlardır. örgütlenme, çalışma ve çaba biçimlerindeki yanlış ve kusurlu yaklaşımlar nedeniyle 28 yıldır emekli olan sendikalar.

ANAYASA ‘HERKESE’ BİR SENDİKA KURMA HAKKI VERİYOR: Ancak anayasanın 90. maddesine istinaden Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşme emeklilere sendika kurma hakkı tanıdığı gibi ‘herkes’e de sendika kurma hakkı vermektedir. Örneğin; İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 23. Unsuru, BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nin 8. maddesi, BM. Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 22. maddesi, Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 12. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11/1 maddesi emeklilerin de herkes gibi sendika kurma hakkını tanımaktadır. Ayrıca anayasanın 17. maddesi ‘yaşamak, maddi ve manevi varlığını korumak ve geliştirmek herkesin hakkıdır’ diyerek emeklilere sendika kurma hakkı vermiştir. Nitekim Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 00. 2011/12583 E. ve 2012/18032 K.; Anayasa’nın 17. maddesi, ‘Herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı vardır’ der. Bu düzenlemede emekliler dahil herkesin maddi varlıklarını korumak ve geliştirmek amacıyla sendikalar kurması ve örgütlemesi garanti altına alınmıştır. Bu, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin Anayasa’nın 17. maddesinin emeklilere sendika kurma hakkı tanıdığını kabul ettiği anlamına gelmektedir ki, bizce bu doğrudur. Yine iktidar bloğunun ortaya attığı ‘Emekliler çalışmadıkları için sendika kuramazlar’ iddiası da gerçekçi değil. Zira Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 05.03.2019 tarih ve 2019/481 E. 2019/421 K. sayılı kararı ile; Her ne kadar iç mevzuatta çalışanların sendika kurabileceğine dair bir düzenleme yer alsa da, uluslararası sözleşmeler, emsal kararlar ve Avrupa Sosyal Haklar Komitesi (SHAK) çalışan kavramını sadece aktif çalışma hayatındaki çalışanlarla sosyal koşul anlamında tutmamaktadır. ve bu kavram konutta emekliler tarafından kullanılmaktadır. İşçileri ve işsizleri, yani çalışmaya (emeğe) dayalı hak kullanan kişileri kapsayacağı kararına göre yönetimin bu tezinin hukuki dayanağı olmadığı, hukuken değerlendirilmesi gerektiği kararıyla ortaya çıktı. emeklilerin sendika kurma hakkının olduğu kabul edilmiştir.

EMEKLİLİK KURULUŞUNUN ÖNÜNE GETİRİLEN ENGEL YASAL DEĞİLDİR: Bu durumda iktidar bloğunun emeklilerin önüne sendika kurmaları için kurduğu bariyer hukuki bir durum değil, tamamen olgusal bir durumdur. Fiili bir durumu ancak fiili bir duruşla aşabiliriz ki bu mevcut emekli dernek ve sendikaların anlamadığı ya da anlamak istemediği konu. Ayrıca, emeklilerin sendika kurmasını yasaklayan bir kanuni karar bulunmadığından, hükümetin keyfi ve hukuka aykırı uygulamaları dışında emeklilerin sendikalaşmalarının önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır.

KÖKLÜ BİR KIRILMA: Mevcut emekli dernekler, sendikalar ve platformların emeklilik sorunlarını çözme yeteneklerini gösterememesi üzerine, emekli aktivistlerden oluşan bir küme, ‘Emekli Türkiye Meclisi’ adı altında yeni bir sendika girişimi ve sivil girişim başlattı. ETM’nin çıkış noktası, var olan dernek, birlik ve platformların yıllardır birbirini taklit etme ve tekrarlama yöntemlerinin artık günümüz koşullarına uygun olmadığı ve bu nedenle ‘bir’ deneyim yaşayarak tamamen yeni bir teori ve pratiğin geliştirilmesi gerektiği inancıdır. bu eski anlayıştan radikal bir kopuş.

TAMAMEN YENİ BİR ORGANİZASYON MODELİ: Türkiye Emekliler Meclisi; Mevcut sendikaların tespit edilen olumsuzluklarını gidermek için analizler üreterek ve yeni sendikal hareketin gerekliliklerini de göz önünde bulundurarak yepyeni bir örgütlenme modeli, çalışma tarzı ve hareket anlayışı geliştirdi. Bu nedenle hareketimiz dinamik bir yapıdır. Mevcut hiyerarşik dikey ve piramit tipi örgütlenme yerine kendi iç bağlarında doğrudan demokrasiye ve doğrudan demokratik katılıma dayalı ‘yatay örgütlenme modeli’ni geliştirmiştir. Bu örgütlenme modeli, delege sistemini, yöneten ile yönetilen arasındaki ayrımı reddeder. Daha da önemlisi, doğrudan demokrasiyi uygulayarak, burjuva (Fransız) devriminin eseri olan temsili ve taklitçi demokrasiyi reddeder.

BU ALANDA YENİ BİR YOL AÇARAK YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ VE ‘ESKİ’ BİRLİKLERDEN TAMAMEN FARKLI: Türkiye Emekliler Meclisi; karar organı olarak birliğin emekli üyelerinin tamamının doğal üyesi olduğu ’emekli meclisleri’ esasına göre, birlik genel kurulunun tüm üyelerin katılımıyla yapılması, bir kişinin en fazla 2 yıl yönetici olarak görev yapabilmesi, yöneticilere bedel ödenir ve sendika bütçesinden sadece sendika emeğinin gerektirdiği giderler karşılanır. bireylerden çok fikirler etrafında örgütlenmek, farklı siyasi eğilimlere sahip grupların ortaya çıkmasıyla değil, bireysel özgür öznelerin ortaya çıkmasıyla sendikal hareket oluşturmak, çoğulculuğu esas almak, mahalle, köy, mahalle, sokak, site, apartman, kasaba , il ve ilçe. meclislerin her birinin ETM Harmony’de (Birlik Genel Merkezinde) en az bir kadın ve bir erkekle temsil edilmesi ve dolayısıyla genel merkezin binlerce emekliden oluşması vb. Bu yolda yeni bir yol açarak yolumuza devam ediyoruz. gibi uygulamalarla ‘eski’ birliklerden tamamen farklı olan alan

16,2 MİLYON EMEKLİLİK ORGANİZASYONU HEDEFİMİZ: Aslında sendikal örgütlenme, sendikal çalışma ve çalışma şeklinde yepyeni bir yol açıyoruz. Bu yolun sadece Anadolu ile sınırlı kalmayacağını da biliyoruz. Bu yeni anlayışla 16,2 milyon emekliyi örgütlemeyi hedefliyoruz. Emekliler alanında tek birlik mümkün değilse emekli olan tüm sendika, dernek, platform ve meclislerin federatif bir çatı altında toplanmasının mümkün ve doğru bir çözüm olacağını görüyor ve bunu tüm muhataplarımıza bir kez daha tavsiye ediyoruz. .

ŞUNLARDAN EMİN OLACAĞIZ: Son olarak belirtmek isteriz ki biz sadece sendika kurmuyoruz. Ayrıca tamamen yeni bir sosyal yaşam ve insani çıkarlar inşa etmeyi amaçlıyoruz. Bu vesileyle kurduğumuz dil ve insan ilişkileri ‘eski’den tamamen farklı olmalıdır. Kargaşa ve rekabetin değil, dostluk ve dayanışmanın onarıcı dilini ve pratiğini geliştirmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Kesinlikle başaracağız.”

erdemlihaber.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu